28 Şubat 2013 Perşembe

Kartpostal


Bir gün posthane'ye gitmiş sevgili.
Posthane'nin 14 Şubat için özel hazırladığı kartları görmüş orada.
Sürpriz yapmak istemiş sevgilisine.
Hemen almış birini.
Arkasına yazmış "Bu yıl daha önce yapmadığım şeyleri yapmak istedim. Seni Seviyorum.".
Tam gününde adresine ulaşarak, sevgilisini şaşırtıcağını düşünmüş.
Aradan günler günler geçmiş.
Kartpostal'dan haber yokmuş.
Tam 12 gün sonra beraber akşam eve geldiklerinde, posta kutusunda birşeyler görmüş sevgili.
Hemen "Birşeyler var galiba, açıp baksana demiş." sevgilisine.
"Amaaan, boşver şimdi kesin reklamdır, ilandır. Hiç uğraşmayalım, hadi yürüyelim." cevabını almış.
Israr etmiş sevgili, eminmiş çünkü gelenin onun kartı olduğundan.
Sevgilinin ısrarlarına dayanamamış, açmış posta kutusunu.
Karşınında aşk kuşlarının olduğu kartpostalı görünce, lamba yanmış birden beyninde.
Hemen gözleri dolmuş.
Sarılmış sevgiliye.
Öpmüş sevgiliyi.
Ama nerden bilecek ki 14 yıldır, ne bir mektup almış, ne de kart. E-postalara, SMS'lere alışıkmış artık o.
"Posta kutusu fatura ve reklamlar içindir." diye düşünmüş.

Geçen zamana bu kadar mı çabuk ayak uyduruyoruz?
Posthane bile alışık olmadığından günler günler sonra getirmiş kartpostal'ı....

Bu geleneği unutmamak için, posthane'nin önünden geçerken siz de bir kart atın. Eşinize, dostunuza, annenize, babanıza, kardeşinize, oğlunuza, kızınıza...
Hatta...
Kendinize...

Herkese kocamaan Günaydınlar Efendim. :))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder